29 Nisan 2007



2007 Cumhurbaşkanlığı Kupası

2007 Cumhurbaşkanlığı kupasını Umut Atakişi kazandı. 9.5 Puanla birinci olan Umut Atakişi'yi 2. olan Kıvanç Haznedaroğlu 9.5 ve 3. Barış Esen 8.5 puan ile izledi.

Resmi Site

Sıralama

Fotoğraflar

19 Nisan 2007

Sigeman Satranç Turnuvası Sigeman Satranç Turnuvası İsveç'in Malmö şehrinde 18-26 Nisan 2007 tarihleri arasında yapılıyor. Katılan Oyuncular: Çeparinov Bulgaristan, L'Ami Hollanda,Berg İsveç, Kotroniyas Yunanistan,Persson İsveç,Timman Hollanda, Hektor İsveç, Karlson İsveç, Hemansson İsveç. Resmi Site

08 Nisan 2007

Satrancın Önemi

Satrancın bizce önemi, kişinin düşünsel yetenek ve değerlerini geliştirmesidir. Günlük yaşantımızda olduğu gibi, satranç oyununda da planlama, harekete geçme, sonuç alma ve gözden geçirme adımlarını atmak değişmez kuraldır. Bu güzel ve yararlı oyunu en iyi tanımlayan sözlerden birisi herhalde şudur: “40 güzel hamle bir oyunu kazanmak için yeterli olmaz, ancak bir kötü hamle kaybetmek için yeterlidir.” Kendi yaşamımızda da aynısı değil mi? Yerinde ve zamanında davranma, zeka, yaratıcılık, cesaret, sabır ve serinkanlılık gibi evrensel yeteneklerimizi geliştiren bu düşünce sporuna sahip çıkmamız gerektiğini düşünüyorum.
Satrancın şu sıralar ülkemiz açısından önemi ise, İstanbul 2000 Dünya Satranç Olimpiyatlarının ev sahipliğinin ve organizasyonunun Türkiye tarafından üstlenilmesidir. Bu çok önemli spor ve kültürel etkinliğinde ülkemize 150’ye yakın ülkeden misafir sporcular gelecektir. Ancak gördüğümüz o ki herhangi bir hazırlık yapılmamaktadır.
Biz de Bursalı Mühendisler, öğretmenler, TOFAŞ ve Mako mensupları olarak aramızda takımlar oluşturduk ve 22 Kasım-19 Aralık 1998 tarihleri arasında Bursa takımlar arası satranç birinciliğini düzenledik. Dönerli turnuvaya 16 sporcu katıldı. Turnuva sonucunda öğretmenler ile TOFAŞ 9 puan, Mühendisler 4 puan, Mako ise 2 puan aldılar. Kişilerin takımlar halinde bir araya gelerek dostluk ve dayanışma içinde bireysel mücadele etmeleri anlamlı olmuştur.

İhsan Dirican 
Aralık 1998, Bursa

02 Nisan 2007

2000 İstanbul 34. Satranç Olimpiyatının ardından*

Sevgili İhsan Dirican’ın güzel organizasyonuyla 29 Ekim 2000, Pazar günü, 34. Satranç Olimpiyat oyunlarını izlemek üzere İstanbul’daydık. İhsan Dirican, Mehmet Fatih Bayar, Mehmet Gazioğlu, Özgür Özbostanlar ve benim için güzel ve yorucu bir geziydi. İhsan’ın Toyotasıyla hızlı bir şekilde Yalova’ya vardık. Feribotun kalkışı 9:30’daymış. Neyse birkaç gazete alarak satranç haberlerini kıraat ettik bir solukta. Cumhuriyet dergide Sertaç Dalkıran’ın olmayışı hemen dikkatimizi çekmişti. Yalova’dan bir saatte Yenikapı’ya vardık. Vardığımız gibi İhsan’la “Sen mi İstanbul’u daha iyi bilirsin yoksa ben mi?” tartışmasını sürdürerek Taksim'e vardık.

Bu arada arkadaşlara, 1976-1977 yıllarında Tünel’de yaşadığım evimi de gösterdim. Sabah ayininde Sen Antuvan kilisesindeydik. İstiklal caddesinde uygun adım bir yürüyüşle Çiçek Pasajına geldik. Ünlü şampiyon kokareççide, 5 yarım, 3 çeyrek kokareç; 3 midye tavayı mideye indirdikten sonra, İSD’de bir yıldırım turnuvasından bile geri kalmadık.

Sonra Olimpiyat oyunlarının yapıldığı Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayına taksiyle ulaştık. Salona vardığımızda pek kalabalık yoktu. Ama saat 15:00’e yaklaştıkça içerisi 128 ülkenin oyuncularının oluşturduğu bir ana baba gününe döndü.

Oyunların başlamasını beklerken, bir yandan da ünlü satranççıları tanımaya çalışıyorduk. Özgür’ün uyarısıyla eski rus yeni amerikalı, Kaidanov’u fark ettik (!). Fotoğraf çektirmek için hemen yanına yöneldik.
- Bay Kaidanov sizinle bir fotoğraf çektirebilir miyiz?
- Tabii ki!
- Özgür hadi sen çekiver…
- Tamam. İyi güzel de ben Kaidanov değilim maalesef. Ben Kanadalıyım; Milli takımının yöneticisiyim (!!!)
- Önemli değil! Takımınıza bol şanslar…:)))

60-70 yaşlarında ve isimlerine aşina olduğumuz Büyükustalarla ve dünyanın bir çok ülkesinden gelen genç, tanınmamış oyuncularla doluydu salon. Çinli, Hintli, Japon, Endonezyalı, Bulgar, Macar, Kübalı, Arjantinli, İzlandalı, Şilili, avustralyalı, Koreli, Moğol… Sayabildiğiniz her ülkeden oyuncu vardı. Hintli Vişi Anand’ın ülkesinden diye tahmin ettiğimiz oyuncuların yanına yaklaştık. Hintli olup olmadıklarını sorduk.
“ 50 yıl önce biz de Hindistan’a bağlıydık, şimdi bağımsız Bangladeş’liyiz.” dediler.

Olimpiyatların bütün dünya ülkelerinin oyuncularını bir araya getirmesini görmüş olduk. Epey bir zaman katalog alalım, afiş kapalım diye uğraştık ama olmadı. Saat 15:00’te oyuncuları turnuva salonuna aldılar. Biz de kurulu olan internet kafede internete bağlanmak için uğraştık. Neyse uzatmayalım, salona indik; DGT marka sensörlü satranç takımlarıyla, gerçek zamanlı bağlantılar sayesinde bütün oyunlar internette canlı izlenebiliyordu. Ünlü takımların, bu arada Türkiye A ve B takımlarının fotoğraflarını çektik. Birkaç salon turundan sonra artık olimpiyat atmosferini de kanıksamıştık. Şirov’lar, Korçnoy’lar, Kaidanov’lar, Polgar’lar, İvançuk’lar, Şort’lar, Adams’lar, Portiş’ler içi içeydi. Özellikle Özgür’le satranççı aktüalitesi ve biyografileri konusunda yarıştık. Saat bayağı geç olmuştu. Artık geri dönmeliydik. Taksim Gezisinde bir Hamburgercide biralarımızı yudumladıktan sonra, ver elini Yenikapı.. Şu anda Yenikapı’dan Yalova’ya kalkan hızlı feribotdayız. Yolumuz açık olsun satrançta ve hayatta…

İhsan Dirican ve Murat Nemutlu
29 Ekim 2000, Bursa